Emlak Haberleri

“Konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydı.”

“Konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydı.”

Araştırmalara dayanan verilere göre konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydı. Peki, 25–40 yaş arası insanlar -büyük oranda aileler- nerede ve nasıl barınacak?

Verilere göre konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydı.

Prof. Dr. Ali HEPŞEN, Dünya Gazetesi’nde bugünkü köşe yazısında bu konuya dikkat çekiyor; 25–40 yaş arası insanlar (aileler) nerede ve nasıl barınacak? Zira konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydı gözüküyor.

BU ALANI SİZE AYIRDIK

Firmanızın veya Projenizin Doğru Hedef Kitlesine tanıtımına katkı sağlamak isteriz.

Ayrıntılı bilgi ve işbirliği için info@emlakmedya.com‘dan bize ulaşabilirsiniz.

HEPŞEN’e göre konut piyasasında uzun zamandır hissettiğimiz bir gerçeği, geçen iki ayrı veri tekrar hatırlattı. İlki, Amerikan Ulusal Emlak­çılar Odası tarafından yayımlanan ve konut sahip­liğinde kuşak atlandığını gösteren bir veri. İlgili veriye göre ABD’de 1992’de ilk kez ev sahibi olan Amerikalıların med­yan yaşı 28 iken, bugün 40’a dayanmış durumda. İkincisi ise Eurostat’ın gençlerin aile evinden ay­rılma yaşını gösteren çalışması. Buna göre Avrupa’da gençler ortalama 26,2 yaşında bağımsız yaşamaya geçiyor. Dolayısıyla her iki veri de bağımsız bir yaşam kur­ma eşiğinin hızla yükseldiğini bize gösteriyor.

Bu bizim için ne ifade ediyor?

Türkiye’nin gerçeği Avrupa’dan da sert, Ameri­ka’dan da kırılgan aslında. Zira Ev fiyatlarının ulaştı­ğı seviye, kredi limitlerinin Ağustos 2023’ten bu yana daralan yapısını koruması ve faizlerin hâlâ yüksek bir bantta sıkışması, genç yetişkinleri do­ğal olarak konut piyasasının dışına itiyor. Diğer taraftan, gözden kaçan çok önemli bir rapor daha durumu net ortaya koyuyor.

Nitekim KONUTDER’in Ara­lık 2024’te yaptığı saha çalışmasında araştırmaya katılan 1.069 kişinin ortalama yaşı 35,2. Yoğunluk ise tam 24–39 yaş arasında. Bu kitle ne düşünüyor? Verilere baktığımızda, tablo hem çarpıcı hem de ol­dukça tutarlı. Katılımcıların %87,4’ü, tüm koşullar uygun olursa ev sahibi olmak istiyor. Dahası genç­lerde bu istek beş yıl öncesine göre artmış; beş yıl önce 4. sırada olan “ev sahibi olma isteği” bugün 2. sıraya yükselmiş durumda. Yani genç, “ev almak is­tiyorum” demekten vazgeçmiş değil; ama “bugün alamam” gerçeğiyle baş başa.

Dolayısıyla Türkiye’de mülkiyetin 40’lı yaşlarda ger­çekleşmesi artık istisna değil; yeni normal. Çünkü mevcut ekonomik koşullarda düşünüldüğünde pe­şinatı biriktirmek, gelirini kredi taksitine uygun seviyeye taşımak, fiyat-kredi-faiz üçgeninde sıkış­madan bir adım atabilmek ancak bu yaşlarda müm­kün hâle geliyor.

Eğer mülkiyet yani konut sahipliği 40’lara sarktıysa, 25–40 yaş arasındaki milyon­larca insan nerede barınacak?

Bu gerçeklik bizi çok daha kritik bir soruya getiriyor; Eğer mülkiyet 40’lara sarktıysa, 25–40 yaş arasındaki milyon­larca insan nerede barınacak?

Avrupa ile Türkiye arasındaki fark burada daha da belirginleşiyor. Avrupa’da gençler ortalama 26 yaşında aile evinden ayrılıyor. Bizde ise üniversi­te öğrencilerinin bile %66,7’si hâlâ ailesiyle yaşı­yor; yalnız başına kirada kalanların oranı sadece %9. Ve bu durum yalnızca öğrencilerle sınırlı değil. Konut fiyatlarının seviyesi, kira piyasasındaki oy­naklık ve gelirlerin satın alma gücü, genç yetişkin­leri uzun süreli bağımlı yaşama itiyor.

KONUTDER verileri, barınma kaygısının da giderek derinleşti­ğini gösteriyor. Katılımcıların üçte biri, gelecekte ciddi bir barınma sorunu yaşayabileceğini düşü­nüyor. Bu oran, konut meselesinin artık yalnızca ekonomik bir tartışma değil, sosyal bir risk alanı olduğunu gösteriyor. Ancak motivasyonun önün­de duran bariyer çok net. Çünkü mevcut gelir düzeyleri ile konut fiyat seviyeleri arasında uçurum var.

Artık konut po­litikasında ezber değiştirmek zorundayız. Peki bu yapı nasıl olmalı?

Elbette bunun tek bir cevabı yok. Ama üç yönelim giderek daha belir­ginleşiyor:

  • Birincisi, genç yetişkinlere yönelik esnek kira­lama modelleri… Çünkü genç ve bekar grupların en çok ihtiyaç duyduğu şey “bağımsız ama erişile­bilir” yaşam seçenekleri.
  • İkincisi, tasarrufu teşvik eden ara modeller… Mülkiyete giden yolu tamamen kapatmayan, ama süreci 15 yıl boyunca ertelenmiş bir belirsizlik hâline de getirmeyen çözümler. Önce arsa pay sahipliği, sonrasında konutun maliyetine ortak olma; aşamalı konut sahipliği vb. gibi…
  • Üçün­cüsü, kiralık konut üretimini artırmak…

Bu artık sosyal politika değil, makroekonomik istikrar poli­tikasıdır. Kiralık konut üretmeyen bir ülkede genç­lerin barınma sorunu kaçınılmaz olarak büyür ve bu büyümenin maliyeti yalnızca konut sektörüyle sınırlı kalmaz. Bu noktada TOKİ’nin kiralık konut üretim sürecine ilk kez eğiliyor olması ise önem­li… Ve eğer konut sahiplik yaşı 40’lara ertelendiyse, 25–40 yaş arasındaki dönemi “boşluk” olmaktan çıkarıp, “güvenceli bir barınma evresi” hâline getir­mek zorundayız. Çünkü bu kuşak yalnızca bugünün gençliği değil; geleceğin yetişkin nüfusu, iş gücü, şehir dinamiği ve ekonomik omurgası.

Yüzyılın Konut Projesi için başvurular başlıyor; “Ev Sahibi Türkiye”

TOKİ tarafından 81 ilde 500 bin sosyal konutun inşa edileceği “Yüzyılın Konut Projesi” başvuruları 10 Kasım 2025’te başladı. e-Devlet üzerinden yapılacak başvurular 18 Aralık’ta, banka şubesi başvuruları ise 19 Aralık’ta sona erecek. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından, Yüzyılın Konut Projesi için başvurular başlıyor. Sloganı “Ev Sahibi Türkiye” olan Yüzyılın Konut Projesi’ne başvuruların nasıl yapılacağına ilişkin video paylaştı. Görüntülerde e-Devlet üzerinden yapılacak başvuru aşamaları anlatıldı, dikkat edilmesi gereken hususlar vurgulandı.

Merkez Bankası, 2025 Ekim Konut Fiyat Endeksi verilerini açıkladı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türkiye konut piyasasındaki fiyatların değişimlerinin takip edilmesi amacıyla oluşturulan Konut Fiyat Endeksi (KFE) verilerini açıkladı. Nitekim 2025 Ekim Konut Fiyat Endeksi (KFE) verilerine göre Türkiye genelinde Konut Fiyat Endeksi Ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 1,6 oranında arttı. Aynı şekilde KFE bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 31,6 oranında artmış. Ancak reel olarak ise yüzde 1 oranında azalmıştır.

Endeksa; “Türkiye Genelinde 2025 Ekim Satılık Konut Fiyatları Yıllık Değer Artışı nominal olarak yüzde 29,2 oldu.”

Büyük veri analizi ve yapay zeka yöntemlerini kullanarak gayrimenkul değer hesabı sunan ve bu sayede kullanıcıların güvenle gayrimenkul satışı yapmalarına imkan sağlayan Endeksa, TÜİK tarafından açıklanan konut satış verilerini değerlendirdi. Endeksa verilerine göre, Türkiye’de 2025 Ekim satılık konut fiyatları bir yılda nominal olarak yüzde 29,2 artarken, reel olarak yüzde 2,9 oranında geriledi.

Kasım 2025 kira zam oranları belli oldu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Ekim 2025’te, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 32,87 arttı. TÜFE artışı aylık bazda yüzde 2,55 oldu. Dolayısıyla açıklanan bu aylık enflasyon verileri doğrultusunda konutlarda ve işyerlerinde uygulanacak 2025 Kasım Ayı Kira Zam Oranı yüzde 37,15 olarak belirlendi.

Kaynak; Konut sahipliği 40’lı yaşlara kaydıysa, 25–40 yaş arası nerede ve nasıl barınacak? – Dünya Gazetesi

Düzenleyen; İnş. Müh. Mithat GÜNEY, PMP

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ