AFAD; “İzmir’deki Ağır Hasarlı Binaların Beton Kalitesi yetersiz.”
30 Ekim 2020 İzmir Depremi Raporunda AFAD; “Ağır hasarlı binaların beton kalitesi yetersiz, donatı detayları ise uygun değil.” dedi.
“Ağır hasarlı binaların beton kalitesi yetersiz, donatı detayları uygun değil”
AFAD, 30 Ekim 2020’de merkez üssü İzmir’in Seferihisar ilçesi açıklarında 6,6 büyüklüğünde meydana gelen İzmir Depremi ile ilgili rapor hazırladı. Raporunda “Ağır hasarlı binaların beton kalitesi yetersiz.” diyen AFAD, donatı detaylarının da uygun olmadığını belirtti.
Hazırladığı raporda AFAD, 30 Ekim tarihli ana şoktan, 9 Aralık’a kadar geçen sürede büyüklükleri 0.9 ile 5.1 arasında değişen 5 bin 99 artçı depremin olduğunu, hesaplamalara göre depremin belirgin süresinin 15.68 saniye olarak saptandığını ifade etti.
“Fayın Doğu-Batı ucu arasında gerilim”
İzmir Depremi Raporunda, Artçıların büyük bir çoğunluğunun, yaklaşık 30 kilometre uzunluğundaki doğu-batı uzanımlı fay üzerinde meydana geldiği belirtildi. Sözkonusu raporda şu tespitlere yer verildi;
“Depremden hemen sonra yapılan Coulomb Gerilim Analizi sonuçları doğrultusunda yaptığımız tespite göre, depreme neden olan fay, doğu ve batı olmak üzere her iki ucunda gerilim birikimine yol açmış.” denildi.
“Beton kalitesi yetersiz”
Binaların toptan göçme sebepleri olarak rapordda şunlar gösterildi;
- dayanım yetersizliği
- uygulama eksiklikleri ve
- detaylandırma yetersizlikleri
Raporda Beton Kalitesi şu şekilde izah edildi;
“Toptan göçmenin yaşandığı binaların büyük çoğunluğu 1990-1994 arasında tasarlanmış. Bu yıkılan binaların hemen yakınında, nispeten daha iyi tasarlanmış ve inşa edilmiş binaların hasarsız veya az hasarlı olarak depremi atlattıkları gözlemlenmiştir. Binaların giriş katlarında bulunmayan ancak üst katlarda devam eden dolgu duvarlar nedeniyle yumuşak kat durumu meydana gelmiş, ağır hasarlı binaların büyük kısmında bu yumuşak kat etkisi gözlenmiştir. Hasar gören binaların beton kalitesi genellikle yetersiz kalmış, genel olarak donatı detaylarının uygun olmadığı görülmüştür. Yıkılan ve ayakta kalan binaların farklı kişiler tarafından inşa edilmiş olması, malzeme ve işçilik kalitesinin yapı performansını etkileyen önemli parametrelerden biri olduğunu göstermiştir.”
Bayraklı’da 7-10 katlı binalar nede çöktü?
Raporda, ağır hasar gören veya toptan göçen yapıların, aşağıda sıralanan unsurların bir arada bulunduğu binalar olduğu vurgulandı;
- Mimari düzensizlikler,
- zayıf işçilik ve
- düşük malzeme kalitesi
Hasarın Bayraklı’da ve 7-10 katlı binalarda yoğunlaşmasının sebebi olarak ise, zemin büyütme etkisi nedeniyle bu binalara daha fazla deprem kuvvetlerinin etki etmiş olmasının gösterildi.
Raporda vurgulanan önemli bir husus da, binalara etki eden yatay kuvvetlerin, binaların tasarlandığı yönetmeliklerde öngörülen tasarım kuvvetlerinden daha düşük olduğudur.
Deprem anında hasar görmeyen veya az hasar gören binaların depreme dayanıklı olduğu sonucunun çıkarılmaması gerektiğinin vurgulandığı raporda, binaların maruz kaldığı deprem etkisinin tasarım depreminden daha düşük olduğunun altı çizldi.
İnşaat Mühendisi Mithat GÜNEY, PMP YouTube Kanalım
Dünya genelindeki İnşaat Projeleri ve Şantiye Görüntüleri ile ilgili videoları İnşaat Mühendisi Mithat GÜNEY, PMP YouTube kanalımda yayınlıyorum. Bunun yanında yakında Profesyonel Proje Yönetimi ile ilgili eğitim videolarımı da yayınlamaya başlayacağım.
Gelişmelerden haberdar olmak için Mithat GÜNEY, PMP YouTube kanalıma abone olmayı, videolarımı beğenmeyi ve paylaşımlara yorum yapmayı ihmal etmeyin. Teşekkürler.
Bu yazı, insaport.com internet sayfasında da tarafımdan paylaşılmıştır.
Kaynak; AFAD’ın İzmir depremi raporu: Beton kalitesi yetersiz
Düzenleyen; İnş. Müh. Mithat GÜNEY, PMP
#mithatgüney / @mithatgny
www.mithatguney.com